Türkiye İstatistik Kurumu, TÜİK’in haziran ayı enflasyon oranı açıklamasıyla milyonlarca emekli ve memurun yılın ikinci yarısında alacağı fark da belli oldu. Buna göre, SSK ve Bağ-Kur emeklileri yılın ikinci 6 ayında yüzde 16,67, memur ve memur emeklileri ise yüzde 15,57 fark alacak. Ancak bu artış emeklileri memnun etmedi. Yurt genelinde emekli eylemleri oldu. Kadıköy’de dün akşam düzenlenen bir eylemin ardından konuşan emekliler de “Bize zam falan vermediler. Adına zam demeyin… Sadaka verir gibi davranıyorlar. Adalet mi bu? Bu yukarıdakiler bunu görmüyor mu?” sözleriyle tepkilerini dile getirdi.
Emeklilerin 6 aylık resmi enflasyon artışı dışında bir artış yapılmamasına tepkileri şöyle:
“ARTIK BAYRAMLAŞMA GELMESİN İSTİYORUM”
Ali Boztepe: Çok utanç verici bir tablo. Yani ben bu TÜİK’in o belirlemesine asla inanmıyorum bir yurttaş olarak. İnsanda vicdan olmalı. Çarşıya, pazara gitmiyor mu bu TÜİK dedikleri görevliler? Bunlar pazara gitmiyorlar galiba, bunlar alışveriş yapmıyorlar. En büyük ekonomist halktır. Bana göre şu anda yüzde 100’ün üzerinde enflasyon var şu anda. TÜİK nasıl yapıyor bunu bilemiyorum. İktidarımız da şu TÜİK’in hesabını bir gözden geçirsinler. Doğru bir analiz değil bu.
Biz eski emekliler olarak, eskiden dört gözle bekliyorduk bayramı. Torunlarımıza harçlık verebiliyorduk, hediye alabiliyorduk. Ama şimdi gerçekten bayramların gelmesini istemiyorum. Geldiği zaman sanki kara bulutlar üstüme çöküyor. Torunlarımın yüzünü bile görmeye utanıyorum. Çünkü onlara bir hediye alma imkanım yok. Biz emeklilerin çoğu kiracıyız biz. Biz, daire sahiplerinin insafına terk edildik. İktidarımızdan lütfen rica ediyorum, özellikle bu kira meselesi bir rakamla durdurulsun. Yoksa, kiramızı veremeyecek bir duruma geldik. Öyle bir sıkıntıdayız. 26-27 sene kamuda görev yaptım, gerçekten çok üzülüyorum. Benim maaşım utanç verici bir tabloyla karşı karşıya. Avrupa devletlerine bakıyorum, bir de kendi memleketime bakıyorum, hakikaten çok üzülüyorum. Çok üzüntü içerisindeyim. Ben iktidarımızdan buna bir an önce el atmalarını istirham ediyorum.
“3 BİN LİRA ZAM ALDIM. EV KİRAMA 6 BİN ZAM GELİYOR”
Nihat Avara: Şimdi ben 3 bin lira zam aldım. Ev kirama 6 bin lira zam geliyor. Yani bu adalet mi? Bu yukarıdakiler bunu görmüyor mu? Düşünmüyorlar mı? O zaman ev kiramı da 3 bin lira yapsınlar. Hiç olmazsa el ele, baş başa gidelim. Bıktık artık ya. Her sene, ‘idare edin’, ‘düzelecek’, ama hiç düzelmedi. Düzelsin artık yeter, bıktık.
“ADINA ZAM DEMEYİN, ENFLASYON FARKI”
Emine Er: Bize zam falan vermediler. Adına zam demeyin; enflasyon farkı. Yani yılbaşında aldığımız 10 lira şu anda yine 10 liraya tamamlanacak. Olay bu, zam değil yani. (Bizim hissettiğimiz) yüzde 150’nin üzerinde. Biz zaten bir şey alamıyoruz, ancak karbonhidratla besleniyoruz o kadar.
“BİZE SADAKA VERİR GİBİ DAVRANIYORLAR”
Bir başka emekli: Haksızlık diyorum. Haksızlık. Çünkü TÜİK’in belirlediği rakamlara göre bizim yaşamımız akmıyor. Onun belirlediği rakamlara göre bizim hayat standardımız yükselmiyor. Bu yılları satın aldık biz. Biz çalışırken emekli paralarımızı yatırdık. Bunlar bizim bize sorulmadan bizim maaşlarımızdan kesildi. Dediler ki size emekli olduğunuz zaman refah bir hayat vereceğiz dediler. Biz de ona göre yaşantımıza devam ettik. Ama şimdi aynı şey söz konusu değil. Bize sadaka verir gibi davranıyorlar. Biz sadaka değil hakkımızı istiyoruz. Hakkımızı alana kadar da mücadeleye devam edeceğiz. (Ek bir artış bekliyor muydunuz?) Hayır. Beklemiyorum. Olacağığını da hiç sanmıyorum. Duymak, duymak istemiyorlar. Duymak istemiyorlar. Yani bizi görmemezlikten geliyorlar. Bizi yok sayıyorlar. Ama biz varız. Biz mücadeleye devam edeceğiz. Biz illaki hakkımızı alacağız. Bunu başka bir yolu yok”